12 Ağustos 2012 Pazar

0.07 Victor V



( 5.BÖLÜM )




OPERASYONDAN 1 SAAT  ÖNCE


Beyaz sarayın kırmızı halılı koridorlarından daha önce hiç kimsenin görmediği simada biri hızlı adımlarla başkanın odasına doğru yürüyordu…  Bu meçhul kişi başkanın odasına girer ve hemen saat üç yönündeki camın oradaki Çin malı deri koltuğa yayılmak yerine başkanın oval ofis diye tabir ettiği odanın kuzey tarafında bulunan tek kişilik ahşap işlemeli üzerinde kuş tüyü yastık bulunan sandalyeye oturur… Kimdi bu? Kendinden emin tavırlı, rahatça başkanla konuşabilen yeni yüz! ...
Ekibinde ona Bostonlu Marcus derler, düşmanları ve onu sevmeyenlerde kalleş Marcus diyorlardı. Yeni yeni piyasaya girmiş fakat giriş o giriş ortalığın tozunu dumanına katmıştı. Tek rakibi victordu. Başkanında kendisini çağırmasının tek sebebi bu olabilirdi.

Başkan oturduğu koltuktan ağır ağır kalkar çekmeceden bir puro alır ve şöyle bir burnunda gezindirerek koklar halis Küba purosudur… Marcus hemen yetişir ve başkanın purosunu yakar... Başkan söze başlar ‘’seninle bir anlaşma yapacağız Marcus, ben sana şu anda Victor’un sahip olduklarından daha fazlasını ve senin istediklerini vereceğim sende Victoru ölü yâda diri bana getireceksin.’’ Var mısın yok musun? ...Başkan Victorun kalemi kırıp Marconun önüne atar… Artık Victor imparatorluğunun sonu için geri sayım başlamıştı...
Marcos bu teklife balıkla daldı, kaçırılacak fırsat değildi yılladır istediği buydu, ancak bu şekilde Victor’u yenebilecekti ve âlemde tek olacaktı. Başkan kendisine her türlü desteği vereceğini söylemişti, fakat kafasında bir soru işareti kalmıştı Victor gibi bir adamını niye harcıyordu, niye kendisine teslim ediyordu. Bunu başkana sordu fakat başkanın cevabı onu pek ikna etmemişti. Başkan sadece ‘’Victor işimize yaramıyor artık’’ diyerek geçiştirmişti. Asıl neden aslında Victor’un çok fazla güçlendiğiydi, Frankin vurulmasının altından da başkan çıkacağından, kısa vadede Victor’un büyük olay çıkartacağını bildiği için onu ortadan kaldırmak istiyordu…
Başkan Victor’un istediği hastaneye birkaç adamını yerleştirmişti ve onlara orda saklanmalarını ve silah sesi duyduklarında arkadaki kapıyı açmalarını emir vermişti. Marcos en güvendiği 5 adamını yanına almıştı diğer adamlarını da Victor’un ordusunun içine sokmuştu, onlarda kargaşa çıktığında Victor’un adamlarını öldüreceklerdi, planını son kez gözden geçirirler… Plan şuydu,  keskin nişancı hastanenin karşısındaki kilise den Victorun ordusundan 3 kişiyi vuracaktı, silah sesini duyan içerdeki adamlar hastanenin arka kapısını açarak. Marcos ve adamlarını içeri alacak, silah sesinden korkan halk telaşa kapılıp kaçmaya çalışacak ordunun dikkati dağılacak ve ordu içindeki adamları Victor’un adamlarını öldürecekti, devamında siber destekle uçak ve helikopter düşürülecek bununla birlikte Victor’un elindeki tüm silahlar çalışmaz hale getirilecekti, Marcos de adamlarıyla içeri girip operasyona başlayacaklardı…



OPERASYON BAŞLIYOR…

 Üç el silah sesinin duyulmasıyla hastanenin arka kapısı açılır ve Marcos ve adamları içeriye sızarlar… Victor güvenlik amacıyla hastane içinde adam bırakmamıştı, bu yüzden çok rahat içeriye sızmışlardı, hemen tüm elektrik kaynaklarını kapatırlar, Victor ve adamlarının 3.katta ameliyathanede olduklarını biliyorlardı, sessizce yukarı çıktılar Victor’un iki adamını öldürürler…
Elektrikler kesilince Victor’un ameliyatı yarım kalır, hala dikemediği damarlar vardı, Frank’in kanaması hala devam ediyordu… Victor başkanın kendisini sattığını anlamıştı ama şimdilik yapacağı bir şey yoktu öncelikle Frank’i kurtarmalıydı, fakat karanlıkta bir şey yapamıyordu… Dışarıda sürekli silah sesleri duyuyordu, ortalığın karıştığını biliyordu başkanın kendisi için kimi yolladığını merak ediyordu, ama şimdi oradaki güvenlikte sağlamalıydı… Kontrol ve güvenlik için Samuel’i yollar… Samuel karanlık koridorda ilerlerken zihninden bir anda sonlarının geldiğini düşünür ve ürperir… Koskoca yılların eskitemediği yaşlı kurt bugün tuzağa düşürülmüştü… Tam bunları düşünürken bir anda bacağında bir sıcaklık hisseder ve bir anda yere yığılır… Sağ bacağından kurşun girip çıkmıştı acı içinde yerde kıvranmaya başlar bir yandan da bozuk ağzıyla ağza alınmayacak sertlikte küfürler saymaya başlar… Kafasını kaldırdığında çok şaşırır konuşamaz sadece ‘’ Marcus demek sendin’ diye mırıldanır ve bayılır…
  Marcus Samuel’in küçük kardeşidir… Yıllar öncesinden mahalde misket oynadıkları sırada Samuelin Marcus’a hile yaptığını iddia etmesi üzerine aralarında çıkan kavgadan sonra birbirlerine küserler ve bu yüzden yıllardır konuşmazlar. Her ikisi de sokaklarda büyümüş, serserilik üzerine master yapmışlardır, sürekli birbirleriyle rekabet içerisinde yaşamışlardır… Heves ve arzularına düşkün olan Marcus abisi gibi değildi istediği bir şeyi ne şekilde olursa olsun yapmak isterdi karşısına abisi çıksa dahi…
   Marcus adamlarına Samueli götürmelerini söyler, kendisi de Victor’un karşına çıkar ve bir anda elektrikler yanar… Karşısında Marcus’u görünce şaşırmıştı Victor, başkan kendisi için demek marcosu göndermişti… Victor:
—   Demek başkan seni gönderdi haa... Başka adam kalmadı mı ki senin gibi birini gönderdi.
—   Beğenemedin mi Victor, artık sen ve senin o imparatorluğunun sonu geldi… Artık emeklilik vaktin geldi…
—   Sen mi beni emekli edeceksin, sen git o patronuna söyle bana daha tecrübeli birilerini göndersin ya da kendi gelsin ordusuyla birlikte…
—   Hala kendine çok güveniyorsun Victor, artık anla şunu sen bittin, senin yıllarca hüküm sürdüğün o topraklar artık benim hâkimiyetim altında olacak…
—   Sende hala heves ve arzularının peşindesin… Sana bana katıl dedim dinlemedin gittin üç beş sokak serserisiyle evcilik oynadın, bırak bu oyunları artık adam ol…
—   Ha ha ha… Sen şimdiki haline bir baksana… Bütün adamların yok oldu, en güvendiğin adamının biri masada ölüyor, diğeri de benim elimde biraz sonra ölecek… Bırak şu inadı da teslim ol beni uğraştırma.
—    Samuele ne yaptın lan köpekkk… Ben bunun hesabını sana ve o başkana sormaz mıyım lan…
—   Bu halinle daha intikam mı diyorsun sen ya komik olma Victor… 

Marcus masa da yatmakta olan Frank’in üzerine kurşun yağdırmaya başlar… Victor bir anda şok olur eli ayağı tutmaz, can dostu Frank artık yoktu… Kalleş kurşunlar onu almıştı Victordan… Frankten sonra silahı Victor’a doğrultur ateş eder ve kolundan vurur…  Hemen kendine gelen Victor üçüncü katın camından aşağıya çalıların üzerine atlar ve bir anda ortalıktan kaybolur… Marcos hemen adamlarına peşine düşmelerini söyler… Daha sonra zalimliğin sınırlarını zorlarcasına aklına şeytani bir fikir gelir… Samuel’in bulunduğu yerin adresini kâğıda yazıp Frank’in üzerine yapıştırır… Bundan sonrası ise daha korkunçtur, zalim Marcus Frank’in yaralı bedeninin hastanenin camından sallandırılmasını emreder… Bu zalimce hareketle Victoru kızdıracağını ve o öfkeyle onu tuzağa düşüreceğini planlar… Kibrin bu kadar şahlandığı bu zamanda Marcus zafer sarhoşluğu içerisine girmişti, bu şekilde bir vahşet sergileyerek âlemde nam yapma niyetindeydi…
İçerde bunlar olurken dışarıda Victor’un adamları da öldürülmüştü, halk şok olmuştu dakikalar içinde Victor’un imparatorluğu yıkılmıştı Frank’in cesedinin balkondan sallandırıldığını gördüklerinde her şeyin bittiğini anlamışlardı, insanlar gözyaşları içerisinde Frank’in cansız bedenine bakıyorlardı… O sırada Marcus balkona çıkar ve halka ukala bir edayla seslenir…
‘’Beni dinleyin ey insanlar, artık Victor ve ekibi tarih olmuştur… Görüyorsunuz işte Franki, çok yakında diğerlerini de böyle asacağım ve hepiniz göreceksiniz… Bu âlemde artık benim dediklerim olacak, bundan sonra Victor yok artık kral Marcus var…’’

5.BÖLÜM SONU 


                       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

-TÜL KEDİSİ-

ABSURD GENCİN AĞZINDAN: Yıl 1990 İstanbul’da, güzeller güzeli bir kız, fedakâr bir anne, cefakâr bir baba varmış. Anne ölünce bab...